Connect with us

DÜNYA

En büyük hayali balerini canlandırmak

Published

on

Gazete Vatan'dan Melis Güvenç'in sorularını yanıtlayan Pelin Uluksar, “No: 309'un oyuncu kadrosunun çok değerli sanatçılardan oluşması beni çok heyecanlandırdı. Çünkü gerçek bir aile olduk. Hem kamera önündeki ekip arkadaşlarım hem de kamera arkasındaki herkes gerçekten profesyonel ve şahaneler” dedi.

Bugüne gelene kadar neler yaptınız biraz anlatır mısınız?
Sizi tanıyalım. Aslında her zaman sahnede olmak istedim. Ailemin bu konuda bana katkısı gerçekten çok büyük. Babamın ve annemin okul öncesi bir yaştan itibaren çocuk oyunlarına ve sanatsal etkinliklere (opera, bale, sergiler) düzenli olarak götürdüklerini hatırlıyorum. Ailem beni her zaman sanata yönlendirdi. 
Evde hepimizin mutlaka başucu kitabı olmuştur. İlkokulda tiyatro dersleri almaya başlamıştım. Aynı dönemde bale eğitimi aldım. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda şan eğitimi aldım. Kısa bir dönem piyano eğitimi ve resim dersleri aldım. Lise döneminde Müjdat Gezen sanat merkezinde üç yıl tiyatro ve diksiyon eğitimi aldım. Şimdi ise Yeditepe Üniversitesi’nde burslu olarak Sahne Sanatları-Tiyatro Bölümü öğrencisiyim. 

Tiyatro eğitimi almanızın hikayesi nedir? Neden oyuncu olmak istediniz?
Ailemin görsel ve işitsel sanat dallarında geniş yelpazede eğitim aldırdığını, seçimi ise bana bıraktıklarını üniversite öncesi anlamış ve yoluma tiyatroda devam etmeye karar vermiştim. Aldığım karardan ötürü de çok memnunum. 
Bir balerini canlandırmak beni çok heyecanlandırır

Başka ne tarz rollerde ve projelerde kendinizi denemek istersiniz?
Mutlaka dram oynamak isterim. Bir balerini canlandırmak ve beğendiğim bir karakteri seslendirmek de beni çok heyecanlandırır. 

Oynamayı tercih etmem dediğiniz karakter tipi var mı?
İyi bir yönetmenle çalışıp, iyi bir hikaye içinde oynayacaksam neden oynamamayı tercih edeyim? Rolü bir bütünün içinde değerlendirdikten sonra kararımı veririm diye düşünüyorum. 

Kendinizle ilgili en sevdiğiniz ve sevmediğiniz değiştirmek istediğiniz yönleriniz var mı?
Kendimle barışığım. Elbette törpülemeye çalıştığım yanlarım var. Mesela günümüz koşullarında ruhumun çok hassas olması. Çok detaylı düşünüyorum bu da beni biraz yoruyor. 

Kendinizi ilk ekranda izlediğinizde neler hissettiniz?
En büyük eleştirmenim de kendimim sanırım. Her sahnemi “Acaba burada eksiğim ne, burayı nasıl tamamlarım, kendimi nasıl daha fazla geliştiririm?” diyerek izliyorum. 
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir