Connect with us

Genel

Binali Yıldırım’dan MHP ile ittifak açıklaması

AKP ile MHP’nin başkanlık seçimleri öncesi ittifak yapacağı iddialarına ilişkin Başbakan Binali Yıldırım’dan açıklama geldi: Yüzde 50’den çok daha fazla oy almak için MHP ile ittifak yapabiliriz

Published

on

Genel seçimlerle ilgili konuşan Başbakan Binali Yıldırım, MHP ile AK Parti arasında Anayasa referandumu sırasında ittifak yapıldığını belirterek, “Bugün de milli meseleler başta olmak üzere birçok düzenlemede MHP’den olumlu katkılar görüyoruz. Gayet tabii ki istikrarı, tek başına güçlü iktidarı olabildiğince çok daha büyük destekle sağlamak için böyle bir birlikteliğe gidebiliriz” açıklamasını yaptı.

Başbakan Binali Yıldırım İngiltere’ye yaptığı resmi ziyaretten dönerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yıldırım, MHP ile AK Parti’nin Anayasa referandumu sırasında fiili ittifak yaptığını belirterek, “Tek başına güçlü iktidarı olabildiğince büyük destekle sağlamak için MHP ile birlikteliğe gidebiliriz” dedi. Hürriyet gazetesi yazarı Vahap Munyar, Başbakan Yıldırım’ın açıklamalarını yazdı. Yıldırım’ın açıklamalarından satır başları şöyle;

MHP’DEN OLUMLU KATKILAR GÖRÜYORUZ

 -Önümüzdeki genel seçimde MHP ile ittifak yapacak mısınız?

MHP ile birçok konuda aynı düşünüyoruz. Zaten Anayasa değişikliği sürecinde fiili olarak ittifak yaptık. Değişikliklerin hazırlanması, Meclis’te kabul edilmesi ve referandum kampanyasında savunulmasında, 16 Nisan’a kadar neredeyse birlikte çalıştık. Orada da bırakmadık, 15 Temmuz sonrası da MHP yine aynı net duruşu ortaya koydu. Bugün de milli meseleler başta olmak üzere, birçok düzenlemede MHP’den olumlu katkılar görüyoruz. Gayet tabii ki istikrarı, tek başına güçlü iktidarı olabildiğince çok daha büyük destekle sağlamak için böyle bir birlikteliğe gidebiliriz. Amaç 50 artı 1 değil, daha fazlası. Yarıdan ne kadar yüksek olursa, geniş kesimleri kucaklamak o kadar kolay olur.

DAHA FAZLA OY ALMAK İÇİN OLABİLİR

 -İttifak için kanuni düzenlemelere ihtiyaç var değil mi?

Siyasi Partiler Kanunu’nda, Seçim Kanunu’nda birlikte hareket etme bakımından düzenleme gerekli. Sözde değil de, yasal zeminde yapılması açısından söylüyorum. Tabii benzer şekilde diğer partiler de benzer arayış içinde olacak. Tek başına iddialı şekilde seçime giren parti, AK Parti’dir. Onun dışındakilerin böyle bir iddiası yok. Ancak bir araya gelirlerse… Geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı seçiminde biliyorsunuz 10’dan fazla parti ittifak yapmıştı. AK Parti adayını koydu, elhamdülillah kazandı. Şimdi pek çok konuda birlikte hareket ettiğimiz parti ile neden yine beraber hareket etmeyelim? Buna engel bir sebep yok. Bu, gücümüz yetmediği için değil, yarısından çok daha fazlasının oyunu almak için olabilir.

BİZ PENTAGON’A DEĞİL TRUMP’IN SÖZÜNE BAKARIZ

 -Pentagon, YPG ile işbirliğini sürdüreceğini açıkladı. Bununla ilgili yorumunuz nedir?

Bizim muhatabımız ABD Başkanı’dır. Bizi bağlayan onun sözüdür. Kurumlar ayrı telden çalıyorsa onların sorunudur. Biz bu konudaki samimi düşüncelerimizi, rahatsızlıklarımızı her fırsatta kendilerine ilettik. Bundan sonra da iletmeye devam edeceğiz.

 ABD İLE TÜRKİYE ARASINDA 3 ENGEL VAR

ABD ile Türkiye geçmişte olduğu gibi müttefik olarak NATO’da ve iki stratejik müttefik olarak devam edecekse bunun önünde üç engel var:

Birincisi; Bizim isteğimiz DEAŞ’la mücadelede, terör örgütü PKK’nın aynısı olan, iç içe geçmiş bir örgütle ABD’nin çalışmaması, bunlarla bir olup DEAŞ’la mücadeleyi yapmaması.

İkincisi; 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında olduğuna Türk milletinin emin olduğu bir örgütün başının ABD’de hâlâ çok rahat hareket etmesi. Hatta bazı ABD ve uluslararası medyaya, ABD’nin kurumlarına sirayet ederek Türkiye hakkında olumsuz algı faaliyetlerini sürdürmesi bizim kabul edeceğimiz bir şey değil. Bu konuda bir adım mutlaka atılmalıdır.

Üçüncüsü; sizin ne yapıp edip, Türk halkının ABD hakkındaki olumsuz algısını düzeltecek bir çıkış yapmanız lazım.

Şimdi bunlara bir şey daha ilave oldu. Karşılıklı vizelerin krize girmesi, sonra kısıtlı açılması, karşılıklı tutuklamalar var, davalar var. Bu davaların hukuki mecradan çıkarılıp başka bir siyasi sonuca dönüştürülmesine asla izin verilmemesi. Yani iki ülke ilişkileri zaten nazik bir dönemden geçiyor. Bu davalarla birlikte hukuk zeminindeki gelişmeler ilişkilerimizin geleceğini tehdit etmesin. Açıkça bizim söylediğimiz bu.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir